Avrupa Komisyonu sözcüsü Erik Mamer, "Bu zor bir durum, hızla değişen bir durum ve üzerinde çalışmaya devam edeceğiz" dedi.
Mamer, Lighthouse Reports gazetecilik koalisyonu tarafından Fransız Le Monde ve ABD'li Washington Post gibi medya kuruluşlarıyla iş birliği içinde yayınlanan bir soruşturmaya yanıt verdi.
Raporda, "Avrupa, Avrupa Birliği'ne gelmelerini engellemek için her yıl on binlerce siyahi insanı çöle ya da uzak bölgelere bırakarak yerlerini değiştirmek üzere Kuzey Afrika ülkelerindeki gizli operasyonları desteklemekte, finanse etmekte ve bunlara doğrudan katılmaktadır" denildi.
Raporda, "Avrupa Birliği ve Avrupa ülkeleri tarafından sağlanan fonlar, araçlar, teçhizat, istihbarat ve güvenlik güçleri ile yürütülen toplu sınır dışı etme sisteminden bahsedildiği" ifade edildi.
Raporda, Fas, Moritanya ve Tunus'taki mülteci ve göçmenlerin "ten renkleri nedeniyle tutuklandıkları, otobüslere bindirildikleri ve uzak, genellikle kurak çöl bölgelerine götürüldükleri, kendilerine su ve yiyecek verilmediği" belirtildi.
Diğer göçmenlerin ise yetkililerin "fidye için işkence yapan insan kaçakçılarına ve çetelere satmakla" suçlandıkları sınır bölgelerine götürüldükleri belirtildi.
27 ülkeli Avrupa Birliği (AB), üç ülkeyle Avrupa'ya düzensiz göçü engelleme kapasitelerini arttırmak için açıkça finansman sağlayan iş birliği anlaşmaları imzaladı.
Brüksel, iş birliği anlaşmaları kapsamında Tunus'a 150 milyon avro (160 milyon dolar), Moritanya'ya 210 milyon avro ve Fas'a 624 milyon avro tahsis etti.
AB'nin Akdeniz üzerinden göçmen akışını durdurma görevini Afrika ülkelerine yükleme çabaları, blok tarafından kısa süre önce kabul edilen iltica yasalarının elden geçirilmesiyle paralel gidiyor.
Lighthouse Reports gazetecilik koalisyonu, üç Kuzey Afrika ülkesinden sınır dışı edilen ve hepsi Sahra altı ve Batı Afrika'dan gelen 50'den fazla siyahi göçmenle görüştüğünü söyledi.
Avrupa Komisyonu raporda yer alan iddialara henüz açık bir yanıt vermedi.