<div>Güneydoğu’nun vazgeçilmez lezzetlerinden biri olan kuzu ciğerinden yapılan ciğer kebabı, artık sadece damağa değil, cebe de ağır geliyor. Diyarbakır ile Şanlıurfa arasında yıllardır süren "ciğerin asıl sahibi kim?" tartışması bu kez yerini “kim daha pahalı satıyor?” sorusuna bıraktı.</div> <div>Özellikle Diyarbakır’da bazı ciğer salonlarında porsiyon fiyatlarının 700 TL’ye kadar çıkması, vatandaşları isyan ettirdi. 4 kişilik bir ailenin içecekle birlikte ciğer kebabı yiyebilmesi için ortalama 2 bin 800 TL ödemesi gerekiyor. Bu da birçok aile için lüks sayılabilecek bir yemeğe dönüşmüş durumda.</div> <h3><strong>“NEFES ALMAK BİLE LÜKS OLDU”</strong></h3> <div>Konuya dair konuşan bazı vatandaşlar, “Diyarbakır’a gelen bir misafire ciğer yedirmeden uğurlamak ayıp sayılırdı. Şimdi ciğer sormaya korkar hale geldik. Artık ciğer kebabı değil, adeta altın satıyorlar” diyerek tepkilerini dile getirdi.</div> <h3><strong>ESNAF KENDİNİ SAVUNUYOR</strong></h3> <div>Ciğerciler ise fiyat artışlarını savunuyor. Girdi maliyetlerinin ciddi oranda arttığını belirten bir işletmeci, “Etin kilosu neredeyse her hafta zamlanıyor. İşçilik, enerji, kira derken biz de ayakta kalmaya çalışıyoruz. 700 TL bile bazı durumlarda maliyeti zor karşılıyor” diye konuştu.</div> <h3><strong>TÜKETİCİ FAHİŞ FİYATA TEPKİLİ</strong></h3> <div>Uzmanlar, artan fiyatların enflasyonla doğrudan ilişkili olduğunu, ancak bazı işletmelerin fırsatçılığa kaçtığını belirtiyor. Tüketici dernekleri ise özellikle yöresel ürünlerdeki fahiş fiyat artışlarına karşı denetimlerin artırılması gerektiğini vurguladılar.</div> <div>Yıllardır sokakta, mangalda, sabah kahvaltılarında bile yer bulan ciğer kebabı, artık sadece turistlerin ve yüksek gelir grubunun ulaşabildiği bir lezzet haline geldiği görüldü.</div>