Diyarbakır'da bu oteldeki kuşların ayrı ayrı odası var

Diyarbakır’ın merkez Bağlar ilçesinde yer alan ve güvercin meraklıları için 2014 yılında kurulan “güvercin oteli”, kavurucu yaz sıcaklarında minik misafirlerine adeta beş yıldızlı konfor sunuyor. “Gökela”, “Zeytini”, “Atlas”, “Narenci”, “Külreng” ve “Ciğeri” gibi yerli ırklardan binlerce güvercinin kaldığı otel, sıcak havalarda klima ve pervane sistemiyle kuşları serinletiyor, ayrıca her gün bir saat boyunca sirkeli suda banyo hizmeti veriyor.

Toplamda 100 odadan oluşan ve 24 saat güvenlik kameraları ile korunan otelde her güvercin için özel alanlar bulunuyor. Güvercin otelinin işletmecisi Mehmet Batmaz, 15 yıldır bu işi yaptığını belirterek, hayvanların sağlığı ve konforu için ellerinden gelenin fazlasını yaptıklarını söyledi.

“Her güvercinin kendi odası var”

Batmaz, otelde yaklaşık 100 farklı kişinin güvercinin bulunduğunu ve her birinin özenle bakıldığını ifade etti. “Daire şeklinde odalar mevcut. Aşırı sıcaklarda hayvanlar strese girmesin, hasta olmasın diye klimalar kurduk. Günlük banyo yaptırıyoruz. Üremeleri ve sağlıklı yaşamaları için tüm bakım hizmetlerini sağlıyoruz,” dedi.

Her güvercinin kendi odasına sahip olduğunu belirten Batmaz, “Sahipleri gelip kuşlarına bakıyor. Her odada pervane, klima ya da soğutucu var. Güvercinlerimizin rahat etmesi için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Yem, ilaç, temizlik gibi tüm bakımlar düzenli olarak yapılıyor. Ayrıca bu kuşlar, nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalan yerli türler. Amacımız, bu türleri korumak ve çoğaltmak,” diye konuştu.

"Kuş oteli sayesinde nesli tükenen türleri yaşatıyoruz"

Güvercin otelinin sadece barınma değil, aynı zamanda koruma misyonu da taşıdığını söyleyen Batmaz, “Kuş gribi döneminde birçok yerli güvercin türü yok oldu. O dönemden geriye kalan 20-30 kuşu şimdi otel sayesinde 20 bine çıkardık. Bu sadece bir otel değil, aynı zamanda bir tür koruma merkezi” dedi.

“Sevginin değeri parayla ölçülmez”

25 yıldır güvercin yetiştiriciliği yapan Mehmet Kabar ise güvercinlerin sıcaktan insanlardan daha fazla etkilendiğini belirterek, “Pervane açıyoruz, banyo yaptırıyoruz, su temin ediyoruz. Yazın her gün banyolarını yapıyoruz. Bu hem onları serinletiyor hem de parazitlerden arındırıyor,” dedi.

Kabar, bazı güvercinlerin maddi olarak yüksek değer taşımasına rağmen asıl değerin sevgide olduğunu vurgulayarak, “1,5-2 milyon TL değerinde özel kuşlarım var. Ama bu işin değeri parayla ölçülmez. Bu güvercinler Diyarbakır’ın kültürel mirasıdır. 21 farklı türümüz var ve çoğu bin yılı aşkın geçmişe sahip,” ifadelerini kullandı.