<div>Diyarbakır’ın merkez Sur ilçesinde bulunan İç Kale Müze Kompleksi alanındaki Artuklu Sarayı kazılarında, kentin en eski savunma hatlarından biri gün yüzüne çıkarıldı. Yaklaşık <strong>1,35 metre yüksekliğinde ve 17 metre uzunluğundaki</strong> sur bölümünün, <strong>Hurriler döneminde</strong> inşa edildiği değerlendiriliyor. Duvarın, yaklaşık <strong>100 yıldır toprak altında</strong> kaldığı belirtildi.</div> <div>UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan Sur ilçesindeki <strong>Amida Höyük</strong>, Diyarbakır’da ilk yerleşimin başladığı alan olarak biliniyor. Arkeolojik veriler, höyükteki yerleşimin <strong>Neolitik Dönem’e (M.Ö. 8000)</strong> uzandığını ortaya koyuyor. Yaklaşık <strong>10 bin yıldır kesintisiz yerleşime</strong> sahne olan Amida Höyük, bu özelliğiyle <strong>Filistin’in Eriha kentinden sonra dünyada ikinci sırada</strong> yer alıyor.</div> <h3>12 Ay Süren Kazı Statüsünde Çalışmalar</h3> <div>Kazılar, Kültür ve Turizm Bakanlığı izniyle, <strong>Dicle Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İrfan Yıldız</strong> başkanlığında yürütülüyor. Cumhurbaşkanlığı kararıyla <strong>12 aylık kazılar</strong> statüsüne alınan Artuklu Sarayı Kazısı’nda çalışmalar sekizinci yılına girdi.</div> <div>Prof. Dr. Yıldız, 2025 sezonunun <strong>2 Ocak’ta büro çalışmalarıyla</strong> başladığını, <strong>23 Haziran’dan itibaren arazi çalışmalarına</strong> geçildiğini belirterek, “<strong>31 Aralık’ta</strong> arazi sezonu tamamlanacak. Bu yıl neredeyse <strong>365 gün kesintisiz</strong> çalışmış olacağız” dedi.</div> <h3>Alay Meydanı’nda Yoğunlaşan Kazılar</h3> <div>Bu yılki çalışmaların ağırlıklı olarak sarayın kuzeyinde yer alan ve tarihsel kaynaklarda <strong>“Alay Meydanı”</strong> olarak anılan bölümde yürütüldüğünü aktaran Yıldız, şu bilgileri paylaştı:</div> <div>“<strong>5x5 metre ölçülerinde 26 açmada</strong> kazı yaptık. Toplamda <strong>650 metrekarelik alanın</strong> arkeolojik kazısı tamamlandı. Alay Meydanı, geçmişte açık hava toplantıları, törenler ve önemli kamusal etkinliklerin düzenlendiği bir alandı. 2025 kazı programında bu nedenle çevre düzenlemesine zemin hazırlayacak şekilde çalışmalarımızı yoğunlaştırdık.”</div> <div>Bu çalışmalar sırasında Diyarbakır surlarının <strong>en eski bölümlerinden biri</strong> olduğu değerlendirilen Hurri dönemine ait sur duvarı gün yüzüne çıkarıldı.</div> <h3>İlk Savunma Mimarisi ve Taş İşçiliği</h3> <div>Ortaya çıkarılan sur parçasının, Diyarbakır surlarının ilk inşa evresine dair önemli veriler sunduğunu vurgulayan Yıldız, kullanılan yapı tekniğine dikkat çekti:</div> <div>“<strong>Büyük ebatlı kesme blok taşlar</strong> kullanılmış. Temel kısmında ise <strong>daha küçük kırma taşlar</strong> tercih edilmiş. Bu, dönemin mühendislik anlayışını ve savunma mimarisini anlamamız açısından çok kıymetli. Ayrıca Osmanlı döneminde, bu surların önüne eklenen yapılara ait <strong>iki kemerin başlangıç seviyeleri</strong> de tespit edildi.”</div> <h3>Eksi 4,45 Metrede Ana Kayaya Ulaşıldı</h3> <div>Kazı alanında Cumhuriyet dönemine ait betonarme izlerin de bulunduğunu belirten Yıldız, en dikkat çekici bulgulardan birinin ana kaya seviyesine ulaşılması olduğunu söyledi:</div> <div>“Bu sezon yapılan çalışmalarda <strong>eksi 4,45 metre derinlikte</strong>, Diyarbakır’ın altını kaplayan <strong>zemin kayalığa</strong> ulaştık. İlk çağlarda bu kayalığın bilinçli şekilde kesildiğini görüyoruz. Bu da, erken dönem toplumlarının mevcut teknolojiyi etkin biçimde kullanarak yapılarını inşa ettiğini gösteriyor.”</div> <h3>Alay Meydanı Yeniden Kentin Buluşma Noktası Olacak</h3> <div>Kazıların tamamlanmasının ardından Alay Meydanı’nda çevre düzenlemesi yapılacağını ifade eden Prof. Dr. Yıldız, alanın yeniden kamusal işlev kazanacağını söyledi:</div> <div>“Binlerce yıl boyunca <strong>toplantıların, bayramlaşmaların ve tahta çıkış törenlerinin</strong> yapıldığı Alay Meydanı’nı, kazı sonrası düzenlemelerle birlikte tekrar <strong>Diyarbakır’ın açık hava etkinlik alanlarından biri</strong> haline getirmeyi hedefliyoruz.”</div> <div>Hurri döneminden Osmanlı’ya uzanan çok katmanlı tarihsel mirasıyla <strong>Amida Höyük ve Artuklu Sarayı</strong>, Diyarbakır’ın yalnızca Türkiye için değil, dünya arkeolojisi açısından da önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.</div> <div></div> <div>KAYNAK: İHA</div>