Diyarbakır’ın Salhane Geleneği Yüzyıllık Et Kültürünü Yaşatıyor

DİYARBAKIR – Güneydoğu Anadolu’nun köklü yemek kültürünü yaşatan Diyarbakır’daki salhaneler, sadece birer kesimhane değil, aynı zamanda bir geleneğin merkezinde yer alıyor. Yenihal semtinde uzun yıllardır sürdürülen salhane kültürü, bölgenin et odaklı mutfak mirasını canlı tutuyor.

Yaklaşık 20 yıldır salhane ustalığı yapan 53 yaşındaki Nizamettin Karataş, mesleğe çırak olarak başladığını ve zamanla ustalığa kadar yükseldiğini söylüyor. Karataş, “Bu iş dışarıdan kolay gibi görünür ama ciddi emek ve sabır ister. Önce hayvanı tanımayı öğrenirsiniz. Hangi et nereden çıkar, nasıl saklanır ve nasıl pişirilir; bunların hepsi zamanla öğrenilir,” diyor.

Et Kültürünün Kalbi Salhanede Atıyor

Diyarbakır ve genel olarak Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin yemek kültürünün büyük ölçüde ete dayandığını belirten Karataş, “Biz bu mesleği sadece ekmek kapısı olarak değil, kültürel bir sorumluluk olarak görüyoruz. Sabah ezanıyla dükkân açmak bir gelenektir. O gün müşteri gelmese bile bu işe duyulan saygı bunu gerektirir,” şeklinde konuştu.

Kurban Bayramı ve Kış Aylarında Talep Zirvede

Salhanelerin yıl boyunca hizmet verdiğini ancak özellikle kış aylarında ve Kurban Bayramı dönemlerinde yoğunlaştığını belirten Karataş, “Kurban Bayramı bizim en hareketli zamanımız. Diyarbakır ve çevre ilçelerden getirilen hayvanları burada kesip, yöresel lezzetler için taze ürün sağlıyoruz. Mumbar, kibe, kelle paça ve işkembe gibi yemekler için bu tazelik çok önemli,” dedi.

Taze Et, Diyarbakır’dan Bölge İllere Ulaşıyor

Salhanede elde edilen ürünlerin yalnızca Diyarbakır halkı tarafından değil, çevre illerden gelen talepler doğrultusunda da değerlendirildiğini aktaran Karataş, “Bu işin kalitesi sınır tanımıyor. Mardin, Batman, Şanlıurfa gibi çevre illere de ürün gönderiyoruz. Böylece sadece Diyarbakır’da değil, tüm bölgede bu kültürün yaşamasına katkı sağlıyoruz,” ifadelerini kullandı.

Gelenekten Geleceğe Bir Meslek

Usta-çırak ilişkisiyle sürdürülen bu meslek, hem ekonomik hem kültürel açıdan önem taşıyor. Nizamettin Karataş gibi ustaların elinde şekillenen salhane geleneği, Diyarbakır’ın tarihi dokusuyla birleşerek et kültürünün geleceğe taşınmasını sağlıyor.