<h3 data-end="217" data-start="153"><strong data-end="217" data-start="157">Diyarbakır'ın Tarihine Işık Tutan Binlerce Yıllık Geçmiş</strong></h3> <div data-end="570" data-start="219">Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin kalbinde yer alan Diyarbakır, yalnızca kültürel çeşitliliğiyle değil, aynı zamanda insanlık tarihine tanıklık eden köklü geçmişiyle de öne çıkıyor. Kentin tarihi, tahmin edilenden çok daha eskiye dayanıyor. Yapılan arkeolojik araştırmalar ve bilimsel veriler, Diyarbakır’ın tarihinin on bin yılı aştığını ortaya koyuyor.</div> <h3 data-end="626" data-start="572"><strong data-end="626" data-start="576">Çayönü Kazılarıyla Ortaya Çıkan Neolitik İzler</strong></h3> <div data-end="1148" data-start="628">Diyarbakır’ın tarihi derinliğini en net biçimde ortaya koyan bölgelerin başında Ergani ilçesinde yer alan Çayönü Tepesi geliyor. Bu alanda yapılan kazılar, yaklaşık 10 bin yıl önce bu topraklarda insanların tarım yapmaya başladığını gösteriyor. Neolitik Dönem’in en erken örneklerinden biri olan bu yerleşim, insanların avcı-toplayıcılıktan yerleşik hayata geçtikleri döneme işaret ediyor. Çayönü'ndeki mimari kalıntılar ve günlük yaşam izleri, kentin tarih öncesi çağlardan itibaren bir yaşam alanı olduğunu ispatlıyor.</div> <h3 data-end="1200" data-start="1150"><strong data-end="1200" data-start="1154">Amida’dan Diyarbakır’a Uzanan Kadim Kimlik</strong></h3> <div data-end="1675" data-start="1202">Tarih sahnesinde "Amida" adıyla da bilinen Diyarbakır, Roma ve Bizans dönemlerinde önemli bir kale şehir olarak varlığını sürdürdü. Roma İmparatorluğu döneminde inşa edilen ve bugün hâlâ dimdik ayakta duran surlar, kentin ne kadar önemli bir merkez olduğunu gösteriyor. Surların mimari özellikleri, Bizans döneminde de korundu ve güçlendirildi. Bu yönüyle Diyarbakır, hem askeri hem de dini açıdan binlerce yıl boyunca stratejik bir yerleşim noktası olarak varlık gösterdi.</div> <h3 data-end="1719" data-start="1677"><strong data-end="1719" data-start="1681">İslamiyetle Yeni Bir Dönem Başladı</strong></h3> <div data-end="2186" data-start="1724">1. yüzyılda İslam ordularının bölgeye ulaşmasıyla birlikte Diyarbakır, yeni bir döneme adım attı. Emeviler, Abbasiler, Artuklular, Selçuklular ve Osmanlılar gibi birçok devletin egemenliğine giren şehir, her dönemde kendi dokusunu koruyarak gelişti. Camiler, medreseler, hanlar ve köprülerle donatılan şehir, İslam mimarisinin de önemli bir örneği hâline geldi. Bu birikim, Diyarbakır’ın tarihini sadece eski medeniyetlerle değil, İslami kültürle de zenginleştirdi.</div> <h3 data-end="2227" data-start="2188"><strong data-end="2227" data-start="2192">Tarihle İç İçe Yaşayan Bir Kent</strong></h3> <div data-end="2609" data-start="2229">Bugün Diyarbakır, geçmişiyle iç içe yaşayan ender şehirlerden biri. Her sokakta tarihin izine rastlamak mümkün. Gerek surları, gerek camileri, gerekse kültürel dokusuyla kent, 10 binden fazla yıllık bir geçmişi barındırmaya devam ediyor. Diyarbakır’ın tarihi yalnızca akademik kaynaklarda değil, şehrin taşlarında, sokaklarında ve insanlarının belleğinde de yaşamaya devam ediyor.</div>