<div data-end="1030" data-start="592">Fırat Üniversitesi Hastanesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Serdar Koca, metabolik bir hastalık olan <strong data-end="754" data-start="747">gut</strong> hakkında çarpıcı bilgiler paylaştı. Hastalığın temelinde, protein yıkımı sonrası oluşan <strong data-end="893" data-start="843">ürik asidin böbreklerden yeterince atılamaması</strong> yattığını belirten Koca, <strong data-end="957" data-start="919">genetik yatkınlığı olan bireylerde</strong> fazla <strong data-end="991" data-start="964">et ve alkol tüketiminin</strong> gutu tetikleyebileceğini dile getirdi.</div> <h3 data-end="1080" data-start="1032">“Ayakkabı giymek bile imkânsız hale geliyor”</h3> <div data-end="1191" data-start="1082">Gut hastalığının başlangıç evresinin oldukça tipik olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Koca, şu uyarılarda bulundu:</div> <div data-end="1512" data-start="1195">“Hastalık genellikle <strong data-end="1280" data-start="1216">ayak başparmağında aniden başlayan ve çok şiddetli ağrılarla</strong> kendini gösteriyor. Öyle ki, hasta çoğu zaman çorap veya ayakkabı dahi giyemeyecek duruma geliyor. Ürik asit seviyeleri yüksek olan bireyler, yıllarca belirti göstermese de yaşamlarının bir döneminde eklem problemleri yaşayabilir.”</div> <div data-end="1790" data-start="1514">Koca, genetik yatkınlığı olan bireylerin, <strong data-end="1588" data-start="1556">yüksek proteinli beslenmeden</strong> kaçınmaları ve <strong data-end="1645" data-start="1604">alkol kullanımını tamamen bırakmaları</strong> gerektiğinin altını çizdi. Ayrıca, <strong data-end="1700" data-start="1681">bol su tüketimi</strong> ile vücuttaki ürik asidin böbreklerden daha kolay atılmasının sağlanabileceğini belirtti.</div> <h3 data-end="1838" data-start="1792"><strong data-end="1838" data-start="1796">Tedavide iki etkili yöntem uygulanıyor</strong></h3> <div data-end="1923" data-start="1840">Gut tedavisinde iki ana yaklaşım olduğunu belirten Prof. Dr. Koca, şunları söyledi:</div> <div data-end="2293" data-start="1927">“İlk olarak, atakları hızla geçiren ve yeni atakları önleyen <strong data-end="2009" data-start="1988">kolşisin tedavisi</strong> uygulanır. İkinci yöntem ise, kandaki ürik asit düzeyini düşüren <strong data-end="2090" data-start="2075">allopurinol</strong> veya <strong data-end="2111" data-start="2096">febuksostat</strong> ilaçlarıdır. Aynı zamanda ürik asit seviyesini dengeleyen bir diyet, sadece gut hastalığını değil; <strong data-end="2265" data-start="2211">şeker, tansiyon, kolesterol ve kalp hastalıklarını</strong> da önlemeye yardımcı olur.”</div> <h3 data-end="2329" data-start="2295"><strong data-end="2329" data-start="2299">Gut erkeklerde daha yaygın</strong></h3> <div data-end="2514" data-start="2331">Gut hastalığının, kadınlara oranla erkeklerde daha sık görüldüğünü belirten Prof. Dr. Koca, özellikle 40 yaş üstü erkeklerin bu hastalık açısından risk altında olduğuna dikkat çekti.</div> <div data-end="2749" data-start="2518">“Toplumda yaklaşık %5 oranında ürik asidi yüksek bireyler var. Bunların çoğu bir süre sorunsuz yaşasa da ilerleyen zamanlarda gut ataklarıyla karşılaşabilir. Bu nedenle <strong data-end="2723" data-start="2687">diyet ve yaşam tarzı değişikliği</strong>, tedavi kadar önemlidir.”</div>