<div data-end="114" data-start="0">Türkiye'de son yıllarda emekli sayısındaki hızlı artış ve emeklilik sisteminin sürdürülebilirliği, hem sosyal politikalar hem de ekonomi gündeminde önemli yer tutuyor. SGK verilerine göre, 2025 Mart itibarıyla “pasif sigortalı” olarak adlandırılan emekli ve hak sahibi sayısı 16 858 758 kişiye ulaştı. Bu rakamın detaylarına ve neden önemli olduğuna birlikte bakalım.</div> <h3><strong data-end="168" data-start="120">Dizginlenemez şekilde yükselen emekli sayısı</strong></h3> <div data-end="323" data-start="170">SGK'nın Mart 2025 verilerine göre, Türkiye'de emekli ve hak sahibi sayısı 16,86 milyon olarak kayıtlı. Bu kitlenin 12,17 milyonu yaşlılık aylığı alan emekli iken, 4,35 milyon kişi dul ve yetimler gibi hak sahiplerini kapsıyor<span data-state="closed"></span>. Bu sayı, 2024 sonunda nüfusun yaklaşık yüzde 18,5’ine tekabül ediyor.</div> <h3 data-end="370" data-start="325"><strong data-end="370" data-start="329">Pasif sigortalıların yapısını anlamak</strong></h3> <div data-end="486" data-start="372">Toplam pasif sigortalıların yüzde 72’si yaşlılık aylığı alıyor. Yaklaşık yüzde 26’lık büyük dilimi ise ölüm aylığı (dul ve yetimler), kalan yüzde ikiyi ise maluliyet ve iş kazası gibi diğer hak sahipleri oluşturuyor. Bu dağılım, emeklilik sisteminin hem bireysel hem de sosyal destek ayağını gözler önüne seriyor.</div> <h3 data-end="546" data-start="488"><strong data-end="546" data-start="492">Emeklinin kaynağı: Aktif çalışanlarla dengesizlik)</strong></h3> <div data-end="709" data-start="548">Türkiye'de ödeme alan emekliler, aktif çalışanlar tarafından finanse ediliyor. 2024 sonunda aktif/pasif oranı yaklaşık 1,61 civarında. Sosyal Güvenlik Destek Primi dahil edilirse bu oran 1,75’e çıkıyor. Ne var ki bu oran, AB ülkelerindeki ortalama 1,5’in üzerinde olsa da düşük bir seviyede görülüyor .</div> <h3 data-end="753" data-start="711"><strong data-end="753" data-start="715">Emekli aylıkları ve ekonomik baskı</strong></h3> <div data-end="916" data-start="755">2025 yılı ilk çeyreğinde emekli aylıkları ortalama 17 252 TL civarında. İşçi emeklilerinin ortalaması ise 17 089 TL. Buna karşın, en düşük emekli aylığı 14 469 TL ile belirlenmiş. Aynı dönemde asgari ücretin çok altında bir seviyede olması, emekliler arasında ekonomik zorlukların arttığını gösteriyor.</div> <h3 data-end="960" data-start="918"><strong data-end="960" data-start="922">Nüfus içinde yükselen emekli oranı</strong></h3> <div data-end="1123" data-start="962">2009 yılında emekli sayısı yaklaşık 8,5 milyon iken, 2024 sonunda bu sayı 15,9 milyona yükseldi. Bu artış, nüfus içindeki oranı yüzde 11,7’den yüzde 18,5’e taşıdı. Özellikle 2023 ardından hayata geçen EYT düzenlemesiyle emeklilik yaşı gerileyince emekli sayısı hızla yükseldi<span data-state="closed"></span>.</div> <h3 data-end="1183" data-start="1125"><strong data-end="1183" data-start="1129">Türkiye, Avrupa’daki emekli sıralamasında yukarıda</strong></h3> <div data-end="1346" data-start="1185">15,9 milyon emekliyle Türkiye, Avrupa’da Almanya ve Fransa’dan sonra en çok emekliye sahip üçüncü ülke konumuna yükseldi . AB ülkeleriyle karşılaştırıldığında Türkiye'de emekliye düşen çalışan sayısı daha düşük olsa da, emekli nüfusu sayısal olarak oldukça yüksek. Avrupa ortalamasıyla karşılaştırıldığında emekli sayısının GSYH’ye oranının düşük olması dikkat çekiyor .</div> <h3 data-end="1383" data-start="1353"><strong data-end="1383" data-start="1357">Neden bu kadar önemli?</strong></h3> <div data-end="1734" data-start="1385">Emekli sayısının artması, sosyal güvenlik sistemine yük bindiriyor. Aktif/pasif oranının düşmesi, her sigortalı üzerine daha fazla emekli düşmesi anlamına geliyor. Bu da hem prim yükünü artırıyor hem de emekli aylıklarına yönelik bütçede baskı yaratıyor. Ayrıca emekli maaşlarının asgari ücretin altındaki seyri, halkın yaşam kalitesine etki ediyor.</div> <div data-end="2072" data-start="1736">Emekli sayısının hızla artması, EYT gibi düzenlemelerin ve demografik değişimin bir sonucu. Aynı zamanda bu durum, sosyal politikaların yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini gösteriyor. Emeklilik sistemi üzerindeki yükü azaltmak için aktif çalışan sayısını artırmak ya da prim sistemini yeniden yapılandırmak gibi çözümler düşünülmeli.</div> <div data-end="2480" data-start="2079">Türkiye'de 16,86 milyon emekli ve hak sahibinin varlığı, toplumsal yapının önemli bir bileşenini oluşturuyor. Nüfusun yaklaşık beşte biri emekli statüsünde. Bu tablo, ekonomik ve sosyal politikaları doğrudan etkiliyor. Emeklilik şartlarının dengelenmesi, hem birey hem de sistem için kritik. Emekli ve aktif çalışan sayısındaki denge, sosyal güvenliğin sürdürülebilirliği açısından büyük önem taşıyor.</div>