Yaka Çiçeğiyle Hayata Renk Katıyor

Harita mühendisi ve sosyal sorumluluk gönüllüsü Halil Gök, tam 20 yıldır yaka cebine koyduğu canlı çiçeklerle herkesin dikkatini çekiyor. Girdiği her ortamda yüzleri güldüren Gök, alışkanlığını “doğadan bir parçayı üzerimde taşıyorum” diyerek anlatıyor.

2005 yılında yaka cebine unuttuğu bir nergis çiçeğiyle başlayan bu renkli gelenek, zamanla Halil Gök’ün imzası haline geldi. Ankara, Mersin, Kayseri, Denizli ve İstanbul’da iş yerleri bulunan Gök, her sabah takım elbisesine uygun bir çiçek seçerek güne başlıyor. Gök’ün çiçek tercihi gününe, ruh haline ve giysisinin rengine göre değişiyor.

“Bir Gül Bazen Buzları Eritir”

Yaka cebindeki çiçek sayesinde birçok kişinin ilgisini çektiğini belirten Gök, “Bazen bir çiçek, bir tebessümün, hatta bir dost sohbetinin kapısını aralıyor” diyor. Girdiği her ortamda insanların dikkatinin çiçeğe yöneldiğini söyleyen Gök, “En gergin toplantılarda bile çiçeğim konuşuluyor, ortam yumuşuyor. İnsanlara pozitif enerji veriyorum, onlar da bana enerji yüklüyor,” ifadelerini kullandı.

Canlı Kalması İçin Özel Taşıma Yöntemi

Çiçeklerinin gün boyu taze kalması için özel bir yöntem geliştiren Gök, çiçek saplarını su dolu balonlara yerleştirip yaka cebine koyuyor. Bu sayede çiçeklerin canlılığını koruyabildiğini aktaran Gök, “Kışın bile bu alışkanlıktan vazgeçmem. Her şehirde bir çiçekçim var. Gömlek, ceket ya da kravatıma uygun çiçeği seçip, sabah güne öyle başlıyorum” diyor.

Toplumun İmajında "Güllü Bey" Olarak Yer Edindi

Çevresi tarafından artık “Güllü Bey” olarak tanındığını dile getiren Gök, “İsmimi unutanlar ‘yakası güllü adam’ diye çağırıyor. Bu hoş bir lakap oldu. İnsanların aklında böyle güzel bir iz bırakmak beni mutlu ediyor,” sözleriyle duygularını ifade etti.

Sosyal Sorumlulukta da Aktif Rol Üstleniyor

Sadece çiçekleriyle değil, aynı zamanda sosyal sorumluluk projelerindeki aktif rolüyle de takdir toplayan Halil Gök, yaşadığı çevreye ve topluma pozitif katkı sunmanın yollarını aramaya devam ediyor. Çiçeğin bir sembol olduğunu vurgulayan Gök, “Doğayı üzerimde taşımak beni hayata daha sıkı bağlıyor,” diyerek sözlerini tamamladı.