İletişim Başkanı Altun, "2023-2024 Değerlendirme ve Vizyon Toplantısı"nda, kurumun geçen yıl yürüttüğü faaliyetler hakkında bilgi verdi, gelecek dönem hedeflerini açıkladı.
Başkanlık olarak en fazla üzerinde durdukları meselelerden birinin de Gazze olduğunu dile getiren İletişim Başkanı Altun, siyonist rejimin Gazze'ye yönelik saldırılarına ve Filistin'de yaşanan insanlık dramına dikkati çekti.
Siyonist rejimin Gazze'de 7 Ekim'den bu yana sürdürdüğü insanlık dışı eylemlerinde, dezenformasyonun etkili bir kara propaganda aracı olarak kullanılabileceğine tanıklık ettiklerini belirten İletişim Başkanı Altun, şöyle devam etti:
"Gazze'deki katliam ve trajediye karşı 'dur' demek için de israilin bu kapsamda kullandığı kara propaganda ve dezenformasyon tekniklerini de Başkanlık olarak tek tek ortaya döktük ve dökmeye devam edeceğiz. Katiller, işledikleri canice eylemleri örtbas etmek için hangi yöntemi kullanırsa kullansın bunları açık seçik dünya kamuoyunun dikkatine sunacağız. Bu çerçevede İletişim Başkanlığı olarak, 7 Ekim'den itibaren Gazze'de yaşanan savaşın gerçeklerini dünyaya duyurmak için etkin bir mücadele yürütüyoruz. Bu mücadele kapsamında, bölgedeki basın mensuplarının koordinasyonunu sağlıyor, israilin insanlık suçlarını ulusal ve uluslararası kamuoylarına duyuruyoruz.
Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi'nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen 'Filistin İçin Tek Yürek' inisiyatifine verdiğimiz destek ve yine Sayın Hanımefendi'nin açılışını gerçekleştirdiği 'Kurşun Geçirmez Düşler: Gazzeli Çocuk Ressamlar' sergisi, bu trajediye ilişkin farkındalığı arttırmak ve Filistin halkının yanında olduğumuzu göstermek için yürüttüğümüz başlıca çalışmalardan sadece birkaçıdır. 'İşgal Altındaki Filistin’in Haklı Davasında Türkiye'nin Barış Diplomasisi' kitabı, Türkiye'nin bu konudaki barışçıl ve adil tutumunu belgelemektedir."
İletişim Başkanı Altun, geçen hafta da "Gazze Savaşında Medyanın Hakikat Mücadelesi: Şiddet, Dezenformasyon, Sansür Sempozyumu" düzenlediklerini belirterek, "Bu çalışmalar, Türkiye olarak, insanlık dışı eylemlere karşı duruşumuzu net bir şekilde ortaya koymakta ve Gazze'deki masum insanların sesi olmakta kararlı olduğumuzu göstermektedir. Bu, sadece bir iletişim stratejisi değil, aynı zamanda insanlık onuruna sahip çıkma ve adaletin yanında durma mücadelesidir." dedi.