Batman’da Hobi Bahçelerine Yıkım Şoku

Batman’ın merkez köylerinde tapulu arazilerine hobi evleri inşa eden vatandaşlar, valiliğin yıkım kararıyla karşı karşıya kaldı. Meclisteki yasal düzenleme süreci tamamlanmadan yıkımların durdurulmasını isteyen yurttaşlar, yapıların milli servet olarak görülmesini talep etti.

Batman merkez ilçesine bağlı Kösetarla, Recepler ve Akça köyleri civarında bulunan 56 adet hobi evi ve bungalov için alınan yıkım kararı uygulamaya konuldu. Sabah saatlerinde güvenlik önlemleri eşliğinde başlatılan yıkım çalışmaları, köylülerde büyük tepki yarattı.

Yıkıma karşı tepkilerini dile getiren vatandaşlar, söz konusu yapıların kendi tapulu tarım arazilerinde yer aldığını belirterek Batman Valiliği önünde bir araya geldi.

“Sınırlar içinde kalmaya razıyız”

Eylem yapan vatandaşlar, devletle bir sorun yaşamak istemediklerini, ancak emeklerinin yok sayıldığını belirtti. “Devletin çizdiği sınırlarda kalmaya razıyız. Ancak yıkım çözüm değil. Bu yapılar bizim yıllardır kurduğumuz hayallerimizdi,” diyerek seslerini duyurmaya çalıştılar.

“Bahçeler ailemiz için bir sığınak oldu”

Hobi bahçeleri sahiplerinden İzzettin Oğuz, bu yapıların muhafazakâr ve mütevazı aileler için nefes alma alanı haline geldiğini vurguladı. “Tapulu mülkümüz üzerinde, kimseye zarar vermeden bahçelerimizi kurduk. 2019’dan bu yana burada yaşıyoruz. Ağaçlar diktik, toprakla uğraştık. Devlet bu süreci yasal bir zemine oturtmak için zaten çalışıyor, biz sadece bu çalışmalar tamamlanana kadar sabır istiyoruz,” dedi.

“Mevzuata uymaya hazırız”

Oğuz ayrıca, halkın yanında yer alması çağrısında bulunarak, “Sayın Valimizden beklentimiz bu süreci bekletmesi. Bizler tarım yapmak, ailece vakit geçirmek istiyoruz. Mevzuat ne gerektiriyorsa uygulamaya hazırız. Devlete karşı değiliz, aksine onun koruyucusuyuz,” ifadelerini kullandı.

“Yıkım, sadece bir yapı değil, bir yaşam tarzını yok ediyor”

Hamza Büyüktepe ise yıkımların çocuklar ve aileler üzerinde travmatik etkiler bıraktığını söyledi. “Bu yapılar birkaç yıl önce inşa edildi, o zaman uyarı yapılmadı. Şimdi çocuklarımızın anılarıyla birlikte evlerimiz yıkılıyor. Sayın Cumhurbaşkanımız bile bu yapılar için özel bir statü getirilmesi gerektiğini ifade etmişti,” dedi.

“Toplu ceza adil değil”

Yıkım kararlarının bir kişiyi değil, binlerce aileyi etkilediğini belirten Büyüktepe, “Eğer bir hata varsa kabul ediyoruz, ancak bu hatalar yıkımla değil, yapıcı diyaloglarla çözülmeli,” diyerek çağrıda bulundu.

“Sürecin durdurulmasını ve çözüm bulunmasını istiyoruz”

Son olarak söz alan Sedat Kaya ise bölgede yaklaşık bin 100 ailenin bulunduğunu, yaşananların toplumsal bir mağduriyet doğurduğunu ifade etti. “Covid sürecinde başlayan bu bahçeler, deprem sonrası Türkiye’nin birçok yerinde arttı. Biz bu alanlara büyük emek verdik. Mecliste yasa çalışmaları yürütülüyor. O tamamlanana kadar lütfen bu süreci durdurun,” diyerek devlet yetkililerine seslendi.