DİYARBAKIR Günümüz dünyasında sosyal medya, hayatın vazgeçilmez bir parçası haline gelirken, özellikle gençler üzerinde ciddi psikolojik sorunlara yol açtığına dikkat çekiliyor. Diyarbakır’da yapılan değerlendirmelere göre; bilinçsiz sosyal medya kullanımı, ergenlerde ve genç yetişkinlerde kaygı bozuklukları, dikkat dağınıklığı, uyku problemleri ve özgüven kaybına sebep oluyor.
Uzmanlar, gençlerin sosyal medyada geçirdiği uzun sürelerin, bireyleri sürekli başkalarıyla kıyaslamaya ittiğini belirtiyor. Bu durumun zamanla kişide değersizlik hissi oluşturduğuna ve sosyal çevreye karşı uzaklaştırıcı bir etki yaptığına vurgu yapılıyor. Görünürde sosyal medya bağlantı kurmayı kolaylaştırsa da, aslında bireyleri daha fazla yalnızlığa itiyor. Bu durum, “sosyal medya tetikli yalnızlık” olarak tanımlanıyor.

"Gerçek Bağlar Zayıflıyor"
Uzmanlara göre, sosyal medya yüzeysel ve kırılgan ilişkilerin artmasına neden olurken, bireylerin gerçek sosyal bağları zayıflıyor. Bu kopukluk, gençlerde yalnızlık hissini derinleştirerek depresyon riskini ciddi şekilde artırıyor.

"Gençler Daha Yüksek Risk Altında"
Diyarbakır’daki uzmanlar, sosyal medya kullanımının özellikle genç nüfus arasında çok daha riskli olduğunu belirtiyor. Bilinçsiz kullanımın, uzun vadede psikolojik sağlığı tehdit eden ciddi bir faktöre dönüştüğüne dikkat çekiliyor. Gençler arasında gözlemlenen özgüven eksikliği, sosyal anksiyete ve uyku düzensizlikleri, çoğunlukla sosyal medya kaynaklı olabiliyor.

Dijital Detoks Önerisi
Psikolojik sağlığın korunması adına uzmanlar, sosyal medya kullanımında bilinçli olunması gerektiğinin altını çiziyor. Günlük sosyal medya kullanım süresinin sınırlandırılması, haftada en az bir gün dijital detoks yapılması ve yüz yüze ilişkilerin güçlendirilmesi, ruh sağlığı için kritik önem taşıyor. Uzmanlar, bu belirtilerin gözlemlendiği durumlarda profesyonel yardım alınması gerektiğini de vurguluyor.
"Sessiz Salgın: Yalnızlık"
Yalnızlık, modern çağın en görünmeyen ancak en yaygın sorunlarından biri olarak değerlendiriliyor. Diyarbakır’daki uzmanlar, sosyal medyanın bu yalnızlık duygusunu tetiklediğini ve toplumda ciddi bir sessiz salgına dönüştüğünü belirtiyor. Bu nedenle sosyal medyanın yaşamımızdaki rolünü sorgulamak, sınırlar koymak ve zihinsel sağlığımızı koruyacak önlemler almak gerektiği ifade ediliyor.
