Diyarbakır – Tarihi dokusu ve kültürel zenginliğiyle öne çıkan Diyarbakır Suriçi, bu kez sıra dışı bir sanata ev sahipliği yapıyor. Fotoğraf sanatçısı Tahir Tabu, açtığı özel stüdyosunda Güneydoğu’da ilk kez göz irisi fotoğrafçılığı yaparak hem sanatı hem teknolojiyi buluşturuyor.

Sokak fotoğrafçılığıyla tanınan Tabu, yeni sanat anlayışına geçiş sürecini şu sözlerle anlattı:“Daha önce sokaklarda insanların fotoğraflarını çekiyordum. Ancak farklı bir şey yapmak istedim. Yurt dışında yaygınlaşan göz irisi fotoğrafçılığını memleketim Diyarbakır’da başlatarak bölgeye yeni bir sanat anlayışı kazandırmak istedim.”

Her Göz Bir Hikâye Anlatıyor
Stüdyosunda özel lensler ve güçlü ışık sistemleriyle çekim yapan Tahir Tabu, her insanın göz yapısının kendine özgü bir desen oluşturduğunu belirtiyor. “Her gözün irisi, parmak izi gibi kişiye özeldir. Bu da insanların ilgisini çekiyor. Genellikle gençler sevgililerine, eşlerine ya da sevdiklerine hediye olarak tercih ediyor. Çünkü bu çalışma hem kişisel hem de duygusal bir anlam taşıyor,” diyor.

Yüksek çözünürlüklü iris fotoğraflarını cam tablolar, kolyeler, bileklikler ve küpeler gibi objelere dönüştüren Tabu, hem sanatsal hem de manevi bir değer ortaya koyuyor.
Bir Çocuğun Gözünde Saklı Hikâye
Fotoğrafçı Tabu, yaptığı çekimlerde her gözün ayrı bir hikâye taşıdığını vurguluyor:“8 yaşındaki bir kız çocuğunun irisinde ışığa bağlı olarak renk dağılımı oluştu. Küçük yaşta aldığı bir darbe nedeniyle bu değişim yaşanıyormuş. O an anladım ki her gözün kendine has bir geçmişi, bir hikayesi var.”

Suriçi’nde Sanat ve Teknoloji Buluşuyor
Suriçi’nin tarihi atmosferinde hayata geçirilen bu özel proje, hem yerel halktan hem de şehre gelen turistlerden yoğun ilgi görüyor. Göz irisi fotoğrafçılığı, kısa sürede Güneydoğu’nun en dikkat çeken sanatsal trendlerinden biri olmaya aday.
Tahir Tabu, bu sanatla yalnızca görsel bir obje değil, insanların hayatına anlam katan özel anılar sunduğunu belirtiyor:“Amacım sadece bir fotoğraf çekmek değil; insanlara kendi gözlerinde saklı olan hikâyeyi göstermek.”
