Diyarbakır’ın tarihi çarşılarında asırlık bir gelenek, zamana meydan okumaya devam ediyor. 140 yılı aşkın geçmişe sahip “Kör Yusuf Baharatçısı”, Osmanlı’dan günümüze uzanan aktar kültürünün yaşayan bir mirası olarak hem yerli halkın hem de turistlerin uğrak noktası olmayı sürdürüyor.
Tarihi dükkânın bugünkü sahibi Süleyman Onur, iş yerinin hikâyesinin 1930’lara dayandığını belirterek, “Babam, dükkânı 70 yıl önce Kör Yusuf adlı Diyarbakırlı bir esnaftan devraldı. Ancak adını hiç değiştirmedi. Çünkü baharat denince Diyarbakır’da herkes Kör Yusuf’u bilir. Yıllar geçse de bu isim şifayla anılıyor,” dedi.
Bir Asırlık Şifa Geleneği
Onur, 1100 çeşit baharat ve ot karışımıyla hizmet verdiklerini belirterek, ürünlerin tamamının doğal ve katkısız olduğunu vurguladı. “Bağdat ve Halep’ten getirilen özel karışımların yanı sıra, Diyarbakır dağlarından topladığımız yerel otları da taze şekilde sunuyoruz. 13 farklı bitki yağı karışımımız tamamen kendi üretimimiz,” ifadelerini kullandı.
Kör Yusuf’un Mirası Yaşıyor
Dükkânın adını aldığı Yusuf Seyrek, Diyarbakır’ın Keldani toplumuna mensup bir esnaftı. 1930’larda Gazi Caddesi’nde, Sipahi Çarşısı’nın caddeye bakan kısmında açtığı baharatçı dükkânı, kısa sürede kentin en bilinen adreslerinden biri haline geldi. Sol gözündeki rahatsızlık nedeniyle halk arasında “Kör Yusuf” olarak anılan Seyrek, hem baharatları hem de insan ilişkileriyle Diyarbakır’ın ticaret tarihinde unutulmaz bir iz bıraktı.
Tarihi Çarşılardan Günümüze
Yıllar içinde yapılan yol ve çarşı düzenlemeleriyle dükkân Yemeniciler Sokağı girişine taşındı. Ancak marka değeri taşıyan “Kör Yusuf” ismi değişmedi. Süleyman Onur, “Bu isim Diyarbakır’ın hafızasında yer etti. Biz sadece ticaret yapmıyoruz, bir kültürü yaşatıyoruz. Baharatlarımız, halk arasında ‘ölüm ve ayrılıktan başka her derde deva’ olarak bilinir,” dedi.
Kültürel Mirasın Kokan Hikâyesi
Bugün hâlâ Gazi Caddesi’ne gelen ziyaretçiler, dükkândan yayılan baharat kokularının izinde geçmişe kısa bir yolculuk yapıyor. Kör Yusuf Baharatçısı, sadece lezzet değil, bir asırdan fazla süredir Diyarbakır’a kök salmış bir kültürün de simgesi olmaya devam ediyor.
