31 Mart 2024 yerel seçimlerinin ardından Diyarbakır’daki DEM Partili belediyelerde işçi ve memur kıyımı yaşandığı iddiasıyla kamuoyunun gündemine oturan olayda, Hak-İş Konfederasyonu’na bağlı Hizmet-İş Sendikası’nın öncülüğünde eylemler sürüyor. Sendika verilerine göre bugüne kadar 949 işçi ve 100 sözleşmeli memur, hiçbir gerekçe gösterilmeden işten çıkarıldı.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önünde kurulan direniş çadırında seslerini duyurmaya çalışan mağdur çalışanlar, yasal yollarla işe dönüş kararı almalarına rağmen belediyeler tarafından bu kararların uygulanmadığını belirtiyor.
Hizmet-İş Sendikası Diyarbakır Şube Başkanı Ercan Kahraman, işten çıkarmaların sistematik hale geldiğini söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
"Yerel seçimlerden sonra mazbata alınır alınmaz kıyımlar başladı. Her gün işçi çıkarılıyor. Üstelik gerekçe sunulmuyor, tamamen ideolojik ve keyfi kararlarla hareket ediliyor. Mahkemeleri kazananlar da işe iade edilmiyor."
Sendika olarak mağdur olan her bireye, üyeleri olup olmadığına bakmaksızın ücretsiz hukuki destek verdiklerini belirten Kahraman, “Artık bu uygulamalara bir son verilmeli. İşsiz kalan emekçilerin aileleri dağılma noktasına geldi, psikolojik ve fiziksel sağlık sorunları baş göstermeye başladı. Bu Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük işçi kıyımıdır” dedi.
Çadır eylemlerinin Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan’ın talimatıyla başlatıldığını ve emekçiler işe dönene kadar süreceğini açıklayan Kahraman, devlet yetkililerine çağrıda bulundu:
“Bu sadece sendikal bir mesele değil; bir insanlık, bir adalet meselesidir. Hükümetin ve ilgili kurumların artık bu haksızlığa çözüm bulması gerekiyor.”
Direniş çadırı, gün geçtikçe büyüyen mağduriyet zincirine dikkat çekmeye devam ederken, sendika yetkilileri yargı kararlarının uygulanmamasının hukuk devleti ilkesini zedelediği görüşünde birleşiyor.
