Kur’an-ı Kerim’i Hatmetmek ve Hafızlığın Hayatımıza Katkısı

Kur’an-ı Kerîm…
Yüce Rabbimizin insanlığa gönderdiği en büyük rahmet, en parlak rehber, en sağlam kulptur. Sadece bir kitap değil; hayatın her alanına ışık tutan ilahî bir nur, kalpleri dirilten bir şifadır. Mümin için Kur’an’ı okumak, anlamak ve yaşamak hem bir sorumluluk hem de büyük bir lütuftur.

Hatmin Manevî Derinliği

Kur’an’ı hatmetmek, bir okuma yarışı değildir. Ayetlerin manası üzerinde tefekkür ederek, ilahî kelamı gönülden geçirerek yapılan hatim; kulun Rabbine olan bağlılığını kuvvetlendirir, ruhunu dinginleştirir, kalbini arındırır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) “Sizin en hayırlınız, Kur’an’ı öğrenen ve öğreteninizdir” buyurarak bu yolun yüceliğini bizlere hatırlatır.

Hatim, mümin için bir iç muhasebedir. Her ayet, insanın kendi hayatına ayna tutar. Hatim sonrasında yapılan duaların kabulüne dair rivayetler ise bu ibadetin ne derece bereketli olduğunu gösterir.

Hafızlık: Kur’an’ı Yaşayan Bir Emanet Kılmak

Hafızlık, sadece kelimeleri ezberlemek değil; Kur’an’ı kalbe nakşetmek, davranışlara yansıtmak ve hayatın merkezine yerleştirmektir. Sabır, sebat ve teslimiyetle yürütülen bu yolculuğun sonunda gönle yerleşen huzur, zikir ve ahlaki olgunluk her türlü zorluğun ötesine geçer.

Efendimiz (s.a.v.) hafızlara verilen değeri şöyle ifade eder:
“Kur’an’ı ezberleyen ve onunla amel eden kimseye kıyamet günü: ‘Oku, yüksel! Dünya hayatında tertil üzere okuduğun gibi oku. Çünkü makamın, son okuduğun ayettedir’ denilecektir.”
Bu müjde dahi hafızlığın ne kadar kutlu bir yol olduğunu anlamaya yeter.

Bir Teşekkür, Bir Vefa Borcu

Bir hafız olarak bu yolda emeği geçen büyükleri anmak bizlere düşen bir vefadır. Rize’nin Güneysu ilçesinde ilim ve irfan yolunu bizlere açan Sefer Kalkavan hocamızdan ve hizmet eden tüm büyüklerimizden Rabbim razı olsun. Onların gayretiyle yetişen 26 hafız kuzenimle aynı yolda yürümek benim için büyük bir şeref oldu.

Bu süreçte özellikle amcam, iş insanı Tahsin Arslan, gerek kendi eğitimimizdeki katkılarıyla gerekse yaptırdığı Muhammed Recai Arslan Yatılı Kur’an Kursu ile bizlere ışık tutmuştur. Hem okumamıza vesile olmuş hem de aynı çatı altında ders verme şerefini bizlere nasip etmiştir.
Elhamdülillah, onun açtığı bu kapıda hem öğrenci hem de öğretici olmanın bahtiyarlığını yaşadık. Rabbim emeğini hayra çevirmeyi, hizmetini daim kılmayı nasip eylesin.

Son Söz

Kur’an-ı Kerîm’i hatmetmek ve hafızlık yapmak, müminin hayatında sadece bir hedef değil; bir istikamet, bir duruş, bir kimliktir. Çünkü Kur’an neredeyse orada huzur vardır. Kalbine Kur’an’ı yerleştiren insan, hayatı boyunca yalnız kalmaz.

Unutmayalım ki:
Kur’an’ı hayatına nakşeden, hayatını nura dönüştürür.