USD
00,00
EUR
00,00
USD/EUR
1,000
ALTIN
0.000,00
BİST
0.000,00

Diyarbakır’da Bayramın Ayak Sesleri

Bayramlara iki gün kala Diyarbakır sokaklarında ayrı bir telaş başlar. Kasap dükkânlarının önünde hummalı bir hazırlık, kurban pazarlarında hareketli pazarlıklar, fırınlarda uzun kuyruklar, evlerde ise bir tatlı heyecan hissedilir. Kurban Bayramı yalnızca bir ibadet değil; birlik, beraberlik ve paylaşmanın adıdır.

Diyarbakır gibi köklü bir şehirde bayramlar da başka yaşanır. Eski Mardin Kapı’dan Dağkapı’ya uzanan yollarda çocukların neşesi duyulur. Avlularda kurulan sofralarda, yıllardır birbirini görmeyen akrabalar aynı tabakta etin bereketini paylaşır. Kurbanın etinden önce gönüller pay edilir bu şehirde. Herkes bilir ki bayram, sadece kurban kesmek değil; kapısı çalınmayan komşunun kapısını çalmaktır.

İki gün sonra bayram sabahı geldiğinde, Ulu Cami’den yükselen bayram tekbirleriyle uyanacak Diyarbakır. Bayram namazının ardından insanlar birbirine sarılacak, dargınlar barışacak. Kurban kesilirken dua edilecek, çocuklara harçlık verilecek, yaşlıların elleri öpülecek.

Bu yıl belki ekonomik sıkıntılar daha fazla hissediliyor, belki bazı evlerde kurban kesilemeyecek. Ama Diyarbakır’ın kadim kültüründe paylaşmak, komşusunu gözetmek esas olduğu için kimse yalnız kalmaz bu şehirde. Çünkü bayram, gönül zenginliğidir.

Kurban Bayramı’na iki gün kala, herkesin içini bir umut sarıyor. Dilerim ki bu bayram, sadece sofralar değil, kalpler de birleşsin. Diyarbakır gibi bir şehirde, bayramlar sadece gelenek değil; geleceğe dair umudun da adı olsun.

Hepinize şimdiden huzurlu, bereketli, sağlıklı bir Kurban Bayramı diliyorum.