<div>Başlangıçta dağılma alameti görüldüyse de sahabiler sonradan tekrar toparlandılar ve düşmanı bozguna uğrattılar. Böylece Huneyn Savaşı da Müslümanların zaferiyle neticelendi.</div> <div>Ebû Süfyân (r.a.), Peygamberimizle birlikte Tâif Seferi’ne de katıldı. Resûlullah (a.s.m.), Mugîre bin Şu’be ile kendisini barış için Tâiflilere gönderdi. Fakat onlar barışa yanaşmadılar. Bunun üzerine bir müddet savaş oldu. Bu arada Ebû Süfyân (r.a.) gözünden vuruldu. Hemen Resûlullah’a gitti ve “Yâ Resûlallah, bu gözümü Allah yolunda kaybettim!” dedi. Peygamberimiz (a.s.m.), “İstersen dua edeyim, Cenâb-ı Hak gözünü sana iade etsin. İstersen karşılığında cenneti versin.” buyurdu. Ebû Süfyân (r.a.) böyle bir fırsatı yakalamışken değerlendirmek istiyordu. “Cenneti isterim, yâ Resûlallah!” dedi. </div> <div>Ebû Süfyân (r.a.), Hicret’in 20. yılında hastalandı. Vefat edeceğini anlamıştı. Aile efradına, “Benim için ağlamayın. Çünkü ben Müslüman olduktan sonra günah işlediğimi hatırlamıyorum.” diye vasiyette bulundu. Onun cenaze namazını Hz. Ömer kıldırdı.</div> <div>Allah onlardan razı olsun!</div>