USD
00,00
EUR
00,00
USD/EUR
1,000
ALTIN
0.000,00
BİST
0.000,00

İLKBAHAR NAZ YAPTI

Değerli okuyucularımız,Bu yıl Diyarbakır’da ilkbahar biraz nazlı davrandı. Nisan ayının ortasına kadar güneş yüzünü tam anlamıyla göstermedi, sabahlar serin, akşamlar ise adeta kıştan kalma bir havayla geçti. Hani derler ya, "Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır" diye… Bu sene o söz neredeyse nisan için de geçerli oldu.

Ama takvim yaprakları 18 Nisan’ı gösterdiği bugünlerde, nihayet doğa uyanmaya, şehir yavaş yavaş ısınmaya başladı. Diyarbakır’ın kadim sokaklarına güneş yeniden misafir oluyor, caddelerde insanların yüzüne tebessüm yerleşiyor. Kalın paltolar yerini ceketlere bırakırken, baharın o canlı ve neşeli havası da yavaş yavaş hissedilmeye başlandı.

Bu yıl geciken ısınma, belki de doğanın bir dengesiydi. Kuraklık endişelerinin arttığı bir dönemde, nispeten serin ve bulutlu geçen günler toprağa can verdi. Yağmurla yıkanan ağaçlar şimdi yeşilin en taze tonuna bürünmüş durumda. Diyarbakır’ın bağları, bahçeleri, parkları artık bir tablo gibi.

Şehirde sadece doğa değil, insanlar da canlanıyor. Kaldırımlarda çay içenler çoğaldı, çocukların sesi yeniden parklarda yankılanıyor. Esnaf, dükkanının önüne sandalyesini çıkarıyor; sabah kahvesi artık açık havada içiliyor.

Ancak unutmamak gerekir ki bu geç gelen bahar aynı zamanda ani hava değişimlerini de beraberinde getiriyor. Gündüz güneşin sıcaklığıyla rehavete kapılanlar, akşamın serinliğinde üşüyebiliyor. Uzmanlar bu geçiş döneminde özellikle yaşlılar ve çocukların dikkatli olması gerektiğini vurguluyor.

Bahar, Diyarbakır’a geç geldi belki ama umutla geldi. Şimdi doğayla birlikte ruhumuzun da ısındığı, yüzlerin güldüğü, balkonlara çiçeklerin taşındığı o güzel günlerin tam zamanıdır. Havasıyla, ışığıyla, sesiyle bahar geldi; hoş geldi.Sağlıklı, huzurlu ve güneşli günler dileğiyle…