USD
00,00
EUR
00,00
USD/EUR
1,000
ALTIN
0.000,00
BİST
0.000,00

Muharrem Ayı: Matemle Yoğrulan Bir Vicdan Ayı

Yılın belli zamanları vardır ki, kalplerde başka bir sızı, dillerde başka bir dua, gözlerde başka bir yaş taşır… İşte Muharrem ayı da bu zamanlardan biridir. Hicri takvimin ilk ayı olan Muharrem, sadece bir takvim başlangıcı değil, aynı zamanda insanlık vicdanının yeniden muhasebe yaptığı, derin düşüncelere daldığı kutsal bir dönemdir.

Muharrem, İslam tarihinde Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edilmesiyle özdeşleşmiştir. Kerbela, sadece bir matem değil, bir duruştur. Zulme karşı adaletin, haksızlığa karşı direnişin adı olmuştur. Hz. Hüseyin’in susuzluk içinde verdiği o büyük mücadele, bugün bile zihinleri sarsmakta, kalpleri titreten bir haykırış olarak yankılanmaktadır.

Bu ay, sadece bir yas ayı değildir. Aynı zamanda ibadetle, sabırla, nefsi terbiye ile dolu bir zaman dilimidir. Alevi-Bektaşi geleneğinde oruçlar tutulur, yas-ı matemler yapılır, Hz. Hüseyin ve Kerbela şehitleri anılır. Sünni toplumlar da bu aya ayrı bir hürmet gösterir; özellikle Aşure Günü’nde dualar edilir, aşureler pişirilir, komşularla paylaşılır. Çünkü Muharrem, birliğin ve kardeşliğin yeniden hatırlandığı, gönüllerin birbirine yaklaştığı özel bir zaman dilimidir.

Ancak unutmamamız gerekir ki, Muharrem’i sadece geçmişin yasını tutarak geçirmek eksik kalır. Asıl olan, Hz. Hüseyin’in mesajını bugün anlamaktır. Zulme sessiz kalmamak, adaletin yanında durmak, haktan yana olmak… Muharrem, vicdanlarımızı tazelemek, toplumsal adaleti yeniden düşünmek için bir çağrıdır adeta.

Bugün başta Gazze olmak üzere dünyanın dört bir yanında zulüm, savaş, açlık ve adaletsizlik sürerken, Kerbela’yı yalnızca geçmişte kalmış bir olay olarak görmek büyük bir yanılgı olur. Kerbela, her çağda, her coğrafyada yeniden yaşanıyor. Bu nedenle Muharrem, sadece yas değil, aynı zamanda bir sorumluluk ayıdır.

Gelin bu ayı; kırılan gönülleri onarmaya, suskun kalanlara ses olmaya, yalnızlara dost olmaya vesile kılalım. Çünkü her Muharrem, kalplerin yeniden dirilişidir.