USD
00,00
EUR
00,00
USD/EUR
1,000
ALTIN
0.000,00
BİST
0.000,00

Haber Çoğaldı, Hakikat Azaldı

Hiç bu kadar çok haberin olduğu bir dönem yaşanmadı.

Ama aynı zamanda hiç bu kadar çok bilgi kirliliğinin olduğu bir çağ da görülmedi.
Dakikalar içinde yayılan manşetler, doğrulanmadan paylaşılan iddialar, tıklanma uğruna çarpıtılan gerçekler…

Haber çoğaldı, ama hakikat inceldi.

Eskiden bir haber, bir emeğin ürünüydü.
Kaynak kontrol edilir, kelimeler tartılır, sonuçları düşünülürdü.
Bugün ise hız, doğruluğun önüne geçti.
“İlk veren” olmak, “doğru veren” olmaktan daha önemli hale geldi.

Bu durum yalnızca gazeteciliği değil, toplumu da yaralıyor.
Yanlış bilgi, öfkeyi büyütüyor.
Eksik bilgi, algıyı yönlendiriyor.
Çarpıtılmış haber, insanları birbirine düşürüyor.

Ve en tehlikelisi şu:
Okur da artık neye inanacağını bilemiyor.

Güven kaybolduğunda, haber sadece bir metne dönüşür.
Oysa gazetecilik;
hakikatin peşinde koşmak,
güçlünün değil gerçeğin yanında durmak,
sessiz kalanların sesi olmak demektir.

Bugün gazeteciliğin asıl krizi ekonomik değil, ahlakidir.
Hepsi gerçeği biraz daha geri plana itiyor.

Ama hâlâ umut var.
Çünkü her şeye rağmen sahada olan, araştıran, doğrulayan, vicdanını kaybetmeyen gazeteciler var.
Onlar sayesinde haber, hâlâ sadece “içerik” değil;
toplumsal bir sorumluluk olmaya devam ediyor.

Mevcut hükümet basının karşısında değil tam yanında duruyor. Bu durum basın çalışanlarına çok Güven veriyor.

Haberin değeri düşmemeli.
Çünkü hakikat düştüğünde, toplum ayağa kalkamaz.