?>

Beşir bin Sa'd (r.a.)

7 yıl önce

 

Hz. Beşir, Medineliydi. Ikinci Akabe

Biatı'na katılmış, her türlü tehlikeye karşı
Resûlullah'ı koruyacağına dair orada söz vermişti.
Hayatı boyunca bu sözüne sadık kaldı.
Resûlullah ile birlikte başta Bedir olmak üzere

bütün savaşlara iştirak etti.

Hz. Beşir, büyük sahabi Abdullah bin
Revâha'nın (r.a.) kız kardeşiyle evliydi.
Hendek Savaşı'nda hanımı kızına bir miktar

hurma vererek, "Bunu babana ve dayın

Abdullah'a götür." demişti. Kız Resûlullah'ın

yanından geçerken Peygamberimiz (a.s.m.),

"Kızım, yanındaki nedir?" diye sormuştu.
Bundan sonrasını Hz. Beşir'in kızı şöyle

anlatıyor:

"Yanımdaki hurmadır, yâ Resûlallah;

annem, babamla dayıma gönderdi, dedim.

'Onu bana ver.' buyurdu. Ben de hurmaları iki
avucuna döktüm. Avuçlarını bile doldurmamıştı.

Sonra bir bez istedi. Bezi getirdiler

ve yere serdiler. Resûlullah (a.s.m.) hurmaları
bezin üzerine dağıttı. Sonra da yanında bulunanlara

'Kumanyaya geliniz.' buyurdu. Orada

bulunanların hepsi yediği hâlde hurma artmıştı.

Bu mucizeyi gören sahabilerin maneviyatı

arttı." Beşir bin Sa'd'ın kumandan olarak

iştirak ettiği küçük çapta seriyyeler de oldu.

Bir defasında Peygamberimizin emri üzerine

Mürre kabilesi üzerine yürüdü. Bu seriyyede

yaralandı. Başka bir sefer de Gatafan

kabilesinin Müslümanlara saldıracağını haber
almıştı. Beşir bin Sa'd kumandasında 300 kişilik

bir birlik hazırlandı. Gatafanlılar bunu

haber alınca kaçtılar. Beşir bin Sa'd (r.a.),
onların yurduna girdi. Pek çok ganimet ele
geçirdiler. Iki kişiyi de esir alarak Me-dine'ye
döndüler. Bu iki esir sonradan Müslüman

oldu. Peygamberimiz, Hz. Beşir'in bu

başarısını tebrik etti, ona iltifatta bulundu.

Hz. Beşir zaman zaman Resûlullah'a sualler

sorardı. Bir defasında şöyle bir sual sordu:

"Yâ Resûlallah! Cenâb-ı Hak bize, senin

üzerine salavat getirmemizi emretti. Acaba

sana nasıl salavat getireceğiz?"

Peygamberimiz bir müddet sükût etti.

Cevap vermedi. Bunun üzerine sahabiler, Hz.

Beşir'e karşı hoşnutsuzluklarını belirttiler.

"Keşke bunu sormasaydı!" diye düşündüler.

Fakat biraz sonra Peygamberimiz "Salli ve

Bârik" dualarını okudu ve böyle salavat

getirmelerini istedi. Böylece Hz. Beşir'in suali

üzerine, Resûlullah'a nasıl salavat getireceğimizi

öğrenmiş olduk.[1

YAZARIN DİĞER YAZILARI