Ebû Mûsâ el-Eş’arî, Peygamberimizi Hayber’in fethinden sonra görmesine rağmen, zaruri ihtiyaçları haricinde huzurundan hiç ayrılmadı. Her seferinde yeni bir şey öğrenmek, yeni bir hikmet duymak için can atardı.
Bir Kur’ân bülbülü olan Ebû Mûsâ, Kur’ân öğrenmek için her türlü fırsatı ganimet bilir, Allah’ın kelamını en güzel şekilde okumaya çalışırdı. O, Kur’ân’ı sesiyle süsleyen sahabilerden birisiydi. Çok güzel okurdu. Bir defa Kur’ân okurken Peygamberimiz ona şu sözleriyle iltifat etti:
“Sana Dâvud’un (a.s.) nağmelerinden [okuyuşundan] bir nağme verilmiştir.”[8]