“Yumuşak huylu ve yumuşak sözlü olma nimetine mazhar olan kimse büyük bir hayra mazhar olmuş, bundan mahrum olan da büyük bir hayırdan mahrum kalmış demektir.”[6]
“Kim ilim öğrenmek maksadıyla yola koyulursa, Allah o kimseye cennet yolunu kolaylaştırır. Melekler, ilim öğrenen kimselerden memnuniyetlerinden dolayı, kanatlarını yerlere sererek kuşatırlar. Yerde ve gökte bulunan her şey, hattâ sudaki balıklar bile ilimle, meşgul olan kimsenin affını isterler. Bir âlimin nafile ibadetle meşgul olan kimseye üstünlüğü, ayın diğer yıldızlara olan üstünlüğü gibidir. Muhakkak ki âlimler, peygamberlerin mirasçılarıdırlar. Gerçekte peygamberler ne altın ne de gümüş miras bırakmazlar; onların mirası ancak ilimdir. Bu bakımdan, kim bu peygamber mirası olan ilimden ne kadar elde ederse, o derece mertebe kazanmış olur.”[7]